Sosyolojik bir şekilde baktığımız zaman insanların toplumun içinde bir arada yaşayabilecek olması toplum tarafından bir takım kurallara bağlanmış durumdadır.
Toplumun oluşturmuş olduğu kurallar zaman içinde ve aynı zamanda herkes tarafından genel bir şekilde kabul görmüş kurallar olarak öne çıkmaktadır. Bunların bir takım temelleri olup fazlasıyla uzun senelerin vermiş olduğu yaşantılar sonrasında meydana gelen kurallardır. Kurallardan bazılarının temel noktasında dini düşünce bulunmaktayken bazılarının temel kısmında da hukuk algılayışı yer almaktadır. Çünkü ahlakla alakalı algılayışı insanı temel almış olan bir düşünce sistemi olsa bile dinin yanı sıra töre ile birlikte adalet sisteminden gelişmiş durumdadır.
Ahlakla alakalı bir yapının içinde yetişmiş olan kişiler neler yapacak olduğunu da bilir. Bu vaziyet yaşantı içinde karmaşayı kaldırmış olur. Bu söz konusu kişiler öteki insanlara karşı saygılı bir durumda bulundukları ve onların haklarını korumuş oldukları da görülür. Yalnızca kendilerini değil toplumu da düşünmüş olurlar.
Elbette ki dikkat edilmesi gerekli olan bir husus da ahlaklı gibi görünmekte olan kişiyle ahlaklı insan arasında bulunan bir farktır. Çünkü ahlaklı gibi görünmekte olan ancak özde ne kadar üzücüdür ki değişik olan insanlara karşı da dikkatli bir durumda bulunmalıyız. Onları hızlı bir şekilde bir iki davranışıyla değil iyi bir şekilde tanımasının ardından tavrımızı belirlememiz gerekir.
Bupost hakkında tartışma