Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (S.A.S)’a peygamberliğinin tebliğ edilişinin sekizinci yılında meydana gelen olayda Kureyş kabilesinin ileri gelenleri bir araya gelerek Allah’ın Resulünden kendilerine peygamberliğini ispat etmelerini istemek için bir araya gelerek Peygamberimizin bulunduğu yere doğru giderek kendisine “Sen gerçekten peygambersen bize Kameri ayı yarısı Ebu Kubeys dağı, yarısın da Kuakıan dağı üzerinde görülecek şekilde ikiye ayır” dediler.
Peygamber Efendimiz de Kureyş ileri gelenlerine “Eğer bunu yaparsam iman eder misiniz?” diye sorduğunda Kureyş’in ileri gelen müşrikleri “Evet! İman ederiz” dediler.
Peygamber Efendimiz de Kureyşli müşriklerin istedikleri şeyi kendisine verilmesini yüce Allah’tan diledi ve Peygamber Efendimiz yerinden doğrularak elini gökyüzüne doğru kaldırarak tabak gibi ışıldayan Ay’a doğru kaldırdığı anda dünya var olduğundan beri hep tek parça olarak çıkan ay Peygamberimizin bir işareti ile bir anda ikiye ayrılmış ve arkalarında bulunan Mina Dağı ayı iki parça olarak arkasına almış ve muhteşem bir görüntü ortaya çıkarken Peygamber Efendimiz yanında bulunan sahabilere “Şahit Olun, Şahit Olun” diye tekrarlarken kendisinden Peygamberliğini ispat için ayı ikiye bölmesini isteyen müşrikler ise bu bir sihirdir, Muhammed bizi sihirledi diyerek bu mucizeyi kabul etmek istemediler.
Bunu ardından yüce Allah tarafından Kamer suresinin “Onlar bîr mucize görseler, ondan yüz çevirip ‘Normal bir sıhîr…’ derler, yalan söylerler, nefislerine uyarlar.” ayeti nazil olmuştur.
Bupost hakkında tartışma