İslamiyet’te erkeklerin aile reisi olduğu ifade edilmektedir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de erkeklerin kadınlar üzerine idareci olduğu, Allah Teâlâ’nın onların bazısını bazısı üzerine üstün yarattığını, erkeklerin mallarından kadınlara harcadığı, Allah’ın hıfzı sayesinde kadınların kocalarının gıyabında, ırz ve mallarını koruduğu ifade edilmiştir. (Nisa, 4/34)
Bu ayet ile ilgili Elmalılı Hamdi Yazır, erkeklerin kadınlar üzerine hakim olduğunu, aile içinde aile fertlerini gözetme görevinin erkeğe verildiğini, ayetten erkeğin bu görevi yapmak üzere kadından üstün kılındığının anlaşıldığını, ancak açık bir şekilde “erkeklerin kadınlardan üstün kılınmıştır” sözü yerine “Bazısını bazısından üstün kılmıştır” şeklinde emrin daha başka anlamlarının olduğunu belirtmiştir. Yani kadın ve erkeğin birbirinden üstün oldukları bazı hususlar vardır. Ailede iki tarafın da üstün özellikleri bir araya getirilir, böylece ailenin ihtiyaçlarının yanı sıra mutluluğun da oluşturulduğunu ifade etmiştir” demiştir.
Her erkeğin her kadından üstün olduğuna yönelik bir hükmün verilmesi mümkün değildir. Bazı kadınların özel yaratılışa sahip olduğu, bazı erkeklerin erkeğe ait özellikleri taşımada, bazı kadınlardan yetersiz oldukları da bilinen bir gerçektir.
Bununla birlikte, toplumun en küçük yapısı olan ailenin bir hakiminin olması kaçınılmazdır. Da erkektir.
Ayetin devamında, erkeklerle ilgili “…ve mallarından infak etmektedirler” tabiri kullanılmıştır. Ayet, “Onun için, iyi kadınlar itaatkârdırlar” diye sonlanmaktadır.
Bu durumda aile içerisinde egemenliğin erkeğe verildiği ortaya çıkmaktadır. Kadının, kocasına itaat ederek “iyi kadın” olacağı buyurulmuştur.
Tabii ki bu itaat, kadının hakkını gözetmeyen, kadının kalbini kıracak davranışlarda bulunan, kadına eziyet eden erkeklere yönelik değildir.
Bupost hakkında tartışma